Haftanın en heyecan verici maçına iki taraf çok farklı psikolojilerde çıktı. Hatay yenilgisi sonrası, artık düzgünden düzgüne kâbusa dönen Şampiyonlar Ligi deplasmanını ekledikten sonra dönüp önder Trabzonspor ile oynamak, Beşiktaş’ın tercih edeceği fikstür değildi kuşkusuz. Sergen Yalçın’ın derbi karnesinin iyi olması, son Galatasaray maçına da emsal bir psikolojiyle çıkıp kazanmış olmaları kimsenin içini ferahlatmıyordu. Trabzonspor’un da kazanmak için son derece haklı sebepleri vardı.
MAÇ BEKLEDiĞiMiZ Üzereydi
Bordo mavililer tepedeki yalnız yürüyüşlerini daha da yalnızlaştırmak, ligin bu haftasında kimse kimseyi şampiyon ilan edemeyecek olsa da en azından ruhsal olarak o üstünlüğü perçinlemek ve deplasmanda yenilmezlik rekorunu daha da uzatmanın peşindeydi. Beşiktaş’ın birinci dakikalarda baskıyla başlayacağını, Trabzon’un ise derbilerdeki genel halini sürdürüp daha temkinli olacağını, üstünlüğünü ilerleyen dakikalarda yorgunluk rakibi vurduktan sonra kurmaya çalışacağını, büyük olasılıkla karşılıklı goller izleyeceğimizi maç başlamadan biliyorduk. O denli de oldu.
Gözden Kaçmasın
Dolmabahçe’de saha karıştı! Uğurcan kırmızı kart gördüHaberi görüntüle
BEŞiKTAŞ ÇOK BASTIRDI
Birinci gol, yüksek tempoda oynanan birinci yarının sonlarında Beşiktaş Larin’le kaçırdıktan birkaç dakika sonra, Hamsik’in asistinde Abdülkadir’den geldi. İkinci yarıya da oyunu büsbütün rakip alana yıkan Beşiktaş baskısıyla başlandı. Trabzon bu baskıyı topu ayağında tutarak kırmaya çalıştıysa da 62. dakikada Larin’e mani olamadı. Beraberlik iki gruptan çok rakiplerine yarıyordu ve kimse bir puana razı değildi. Trabzon ikinci golünü, bu kez ikinci yarının uzatma dakikalarında Beşiktaş tüm çizgileriyle yüklenirken çıktığı kontratağın sonunda Cornelius’un ayağından buldu. Kalan dakikalar gergin geçti, Trabzonspor kalecisi Uğurcan’ın maç bittikten sonra gördüğü kırmızı kart kadronun galibiyetini gölgelendirdi.
Hürriyet